Sosyal Medyada İnsanlara Dair Birkaç Not

Sosyal Medyada İnsanlara Dair Birkaç Not

Şöyle bir genel baktığımda sosyal medyaya, herkes kendi mahallesinde kendi çalıp kendi oynamaktan memnun.

Gelişmek isteyen kim ki sosyal medya çağında… Amaç gösterinin bir parçası olmak, ne kadar “bir şey” olduğunu çevresine göstermek.

Bazen okurlardan şöyle mesajlar alırım: “Sizi takip ediyordum, ama bundan sonra takip etmeyeceğim…” Böyle başlayan mesajlar, yorumlar. Bunun nedeni de bu kişilerin sahip oldukları ideolojik, dinsel ya da başka düşüncelerini eleştirmiş olmam. Ben her şeyi ve herkesi eleştirdiğim için buna benzer mesajlar geliyor ara sıra. Yanıt vermem bunlara; kimse beni izlemek zorunda değil, isteyen istediği zaman gidebilir elbette.

Bugünkü mesajı yollayan kişinin de profil fotoğrafı orak çekiçti. Yani baktım sayfaya, bir Marksist okurum. Yani okurumdu. Bana kızmasının asıl nedeni de paylaştığım bir yazıdaki, “Marx’ın tek kitabını okumadan Marksist olanlar” şeklindeki cümlemdi.

Şöyle düşünüyorum: Beni her çevreden insan izliyor. Bu insanlar benim düşüncelerime katılmıyorlar belki, çoğu düşünceme. Ben de onların düşüncelerini paylaşmıyorum belki. Ama kendi düşüncesini bana dayatmadıktan sonra herkes beni izleyebilir. Ben de düşüncelerimi dayatmıyorum, bazen okurların yazdıkları yorumlar nedeniyle yeniden sorguladığım da oluyor düşüncelerimi.

Sonra şöyle düşündüm: Bir kişi bir yazarı takip ediyorsa sosyal medyada, o yazar yüzde yüz bu kişi gibi mi düşünmelidir? Ya da insanlar yüzde yüz kendileri gibi düşünen insanları mı takip etmelidir?

Şöyle bir genel baktığımda sosyal medyaya, herkes kendi mahallesinde kendi çalıp kendi oynamaktan memnun. Ve kendisi gibi düşünmeyen, eleştiren, sorgulayan insanı çok da istemiyor bazı insanlar. Sadece düşüncelerini, egosunu okşayacak, doğrulayacak, idollerini yüceltecek paylaşımlar, yazılar görmek istiyor. Peki bu insanı geliştirir mi? Gelişmek isteyen kim ki sosyal medya çağında… Amaç gösterinin bir parçası olmak, ne kadar “bir şey” olduğunu çevresine göstermek. Bu yüzden farklı eleştiri ve düşüncelere de kapalı bazı insanlar.

Bazı insanlar diyorum ama gördüğüm kadarıyla sayıları hiç de az değil. Ben bir insan takip ediyorsam ve o insan yüzde yüz benim gibi düşünüyorsa ya bende, ya da o insanda bir sorun vardır. Ben o insanı takip etmem. Neden tıpkı bana benzeyen, yüzde yüz benim gibi düşünen birisini takip edeyim; ben kendim zaten buradayım.

Aslında o kadar kapalı kişiliklere sahip insanlar var ki, düşüncelerinin en küçük eleştirisine katlanamayıp hemen kaçıyorlar. Gitmekle iyi de yapıyorlar aslında; bu tip fanatik insanları istemiyorum sayfamda da, çevremde de. Fanatik insan ister sağcı, ister ‘solcu’ olsun bulunduğu yeri kurutur, ona hiçbir faydası olmaz.

Erol Anar

25 Nisan 2020, Paraná, 15.06

One thought on “Sosyal Medyada İnsanlara Dair Birkaç Not

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

erol anar
error: Content is protected !!