Prozac Toplumu (2): İdeoloji, Teknoloji ve Yabancılaşma

En ağır yabancılaşma, kişinin farkında bile olmadığı yabancılaşmadır. İnsan artık gezegenler ve yıldızlar kadar kendisine uzaktır. En kalın perdeleri çekmiş, en yüksek duvarları örmüştür kendi iç dünyasının üzerine. O artık yabncılaşmanın ta kendisidir.

Devamını okuyunuz...

İdeolojik Teknolojik Toplumsal Yabancılaşma (1): Prozac Toplumu

İçinde bulunduğumuz sosyal medya çağı ile ne kadar uyumlu bir söz, onu iyi açıklıyor. İnsanlar sosyal medyaya baktıklarında sanki aynaya bakmış gibiler. Yalnızca kendilerini görmek istiyorlar. Kendilerine hayranlar. Başkalarını ise kıskançlıkla, küçümsemeyle izliyorlar çoğu zaman. Şişmişiz şişebileceğimiz kadar, bundan sonrası patlama… Kendimize doğru bir patlama.

Devamını okuyunuz...

Yabancılaşma: Kendisinden ve Her şeyden Uzaklaşan İnsan

Yabancılaşmaya dair yaşanmış ilginç örnekler kapitalizmin gelişmiş olduğu ülkelerde sık sık yaşanıyor. Bunlardan birisi de şöyle: Daha önce Hollanda’da yaşanmıştı, şimdi de İspanya’da yaşandı. Kendi apartman dairesinde ölmüş bir kadının, öldüğü ancak 15 yıl sonra anlaşıldı. Bu kadın emekli maaşından otomatik olarak tüm giderlerini ödüyormuş; su, elektrik ve diğer ödemeler… O yüzden kimse varlığını yokluğunu merak etmemiş.

Devamını okuyunuz...

Geleceǧin Toplumu (3): İkili İlişkiler

Yalnızlıǧın diǧer boyutu ise, kişideki yabancılaşmayı yakıcı bir dozda arttırmasıdır.
Geleceǧin toplumunda ikili ilişkiler de deǧişecektir. Daha şimdiden deǧişmeye de başlamıştır. Örneǧin birçok insan bugūn sanal ilişkileri gerçek ilişkilere tercih etmektedir. Hatta gerçek fiziki cinsel ilişki yerine sanal ilişki yaşayan insanların sayısı da giderek artmaktadır. Bu nedenle birçok çift sorunlar yaşamaktadır, hem duygusal hem de cinsel anlamda gūnūmūz dūnyasında.

Devamını okuyunuz...

erol anar
error: Content is protected !!