Bu cümlesi önemlidir ki içinde bulunduğu durumu “cehennem” olarak niteliyor. Yani kaçacağı hiçbir yer kalmamış. Hem borçlarının yükü altında ezilirken, diğer yandan edebiyattaki başarısı ve başarısızlığının acısını çeker. Daha ilk yapıtıyla en yükseğe konulmuştur, en etkili kişi olan Belinski tarafından, “İnsancıklar” adlı yapıtıyla. Daha sonra ise gözden düşmüştür. Bu durum belki de en iyi onun açıkladığı gibi cehennem kelimesiyle anlatılabilir. Gerçek hayatı zaten kâbustur. Epilepsi krizleri, borçlar, kumar, yoksulluk, düzensiz bir hayat vs…
Tag: Henry Troyat: Dostoyevski
İçerideki Cehennem ve Dostoyevski
Dostoyevski, Sibirya’da gerçek sırrı öğrenmişti: Kimse saf iyi ya da kötü değildi. “Canavar” denilen bu insanların içlerinde çok iyi ruhlular vardı. Kötü görünüş yanıltmamalıydı. Bunu altın bulmak olarak niteliyordu. İşte bu bilgi yaşayarak öğrenilmişti ve onu diğer yazarlardan ayırdı. Edebiyatta yapılmayanı yaptı. Saf iyi kahramanlar yerine, Raskolnikov gibi ateşli gel git duygulara ve ruha sahip cehennemi karakterleri öne çıkardı. İçerideki cehenneme baktı.
O da Nietzsche gibi cehenneme bakmıştı. İçerideki cehenneme, yani insanın iç dünyasındaki karanlık noktaları aydınlatan cehennem.