Hakikatlere Dair Notlar

Ben kendi gördüğüm, araştırıp okuduktan sonra hakikat olduğuna inandığım düşünceleri ortaya koyuyorum, yayınlıyorum. Ama insanları ikna etmek için değil, bu çabanın boş olduğunu yıllar önce anladım. İnsanları kolay ikna da edemezsiniz, onlar genellikle düşüncelerini değiştirmezler. Zaten amacım da bu değil. Sadece kendi düşüncemi ortaya koymak istiyorum. Bunun ötesinde hiçbir beklentim yok.

Devamını okuyunuz...

Nesnel Gerçeklik ve Sanallık Felsefesi: Gerçek ve Doğru Bilgi Var mıdır?

Çevresinin etkisinde kalmadan, “mahallenin” tepkisinden çekinmeden düşündüklerini nesnel gerçeklikle bağdaştırmaya ve açıkça kendi özgür iradesiyle (Proprio motu) insan gelişme yolundaki insandır. Ve kendisini gerçekleştirme yolunda önemli bir adım atmış demektir. Gerçek kendi kanatlarıyla uçar. Sanal gerçekliğin kanatları yapaydır ve o uçamaz.
Çünkü nesnel gerçeklik, fortis et liber’dir (Güçlü ve özgürdür.)

Devamını okuyunuz...

Nesnel Gerçeklik ve Sanallık Felsefesi: Gerçek Gerçek midir?

Baudrillard, “Gerçek ya da hakikate özgü perspektifle bir ilişkimizin kalmadığını bu farklı bir uzama geçiş olayıyla birlikte, tüm gönderen sistemlerinin tasfiye edildiği bir simülasyon çağına girilmiştir… Burada bir taklit, suret ya da parodiden değil, aslı yerine göstergeleri konulmuş bir gerçek, bir başka deyişle her türlü gerçek süreç yerine işlemsel ikizini koyan bir caydırma olayından söz ediyoruz.

Devamını okuyunuz...

Nesnel Gerçeklik Ve Sanallık Felsefesi

İşte hakikatin algılanmasında bu noktada bir sorun olabilir. Bazı kişiler bahçedeki ağacı görmek istemez, ya da ağacı olduğu gibi değil de kendi algıladığı bambaşka bir biçimiyle görmek ister. Ya da orada bahçede bir ağaç olduğunu yadsır ve ağacı yok sayar kişi, kendisini de buna inandırmaya çalışır. Burada da nesnel gerçeklik ile, göreli olabilen öznel arasındaki çelişki ortaya çıkabilir. Böyle bir tavır gösteren kişilik, nesnel gerçeklikten kopmuştur, diyalektik materyalist felsefeye inandığını söylese bile, aslında nesnel gerçekten kopmuş yapısıyla onu algılamaktan uzak kalacaktır.

Devamını okuyunuz...

“Hiçbir şey Gerçek Değilse, Her şeye İzin Verilmiştir”

Burada gerçek kavramı, toplumun hafızasında sanal gerçeklik ile yer değiştirmiştir. Daha doğrusu sisteme göre toplumun hafızası yoktur, tek tek bireylerin de… O hafızayı, sistemin kendisi oluşturur. Buna göre, gerçek olan tek şey sistemin kendisidir, bireyler bir vida işlevi bile görmezler bu anlayışa göre.
Sahi kendi gerçekliğimizi mi yaşıyoruz, yoksa simulakr bir dünyada mıyız?

Devamını okuyunuz...

erol anar
error: Content is protected !!