İnsan olarak hepimiz son derece “temiz, masum, doğru, haklı” görünmek isteriz. Aslında hiç de göründüğümüz gibi değilizdir. Hepimizin sırları vardır. Ve bu da son derece doğaldır. Bazen bir başkasında, kendi gizli yanımızı eleştiririz.
Tag: Erol Anar
Sana Mektuplar: Yıldız Tozuyduk Bir Zamanlar
Şöyle bir düşündüm de, yıldız tozu olarak geldik, yine yıldız tozu olarak karışacağız sonsuzluğa. Kısacık hayatımızı bir gün tamamlayarak, yeniden yıldız tozuna dönüşeceğiz. Doğadan geldik, doğaya döneceğiz. Sonsuzluğa karışıp, bir yıldız tozu olarak onunla bütünleşmek çok hoş bir düşünce.
Dostoyevski Nedir?
Dostoyevski, gerçeǧin duvarının henūz görmediǧimiz öte yanıdır. O, kendimize inen merdivenlerin başındaki kapıya ördūǧūmūz duvarın arkasında kalan kendimizdir. O, içinde yaşadıǧımız yūzyıla sıǧmayan, iç dūnyamızdaki çamurun içinde parıldayan bir parça ışıktır.
Herkes Kendi Yolunda Yürür
İnsanın kendi yaptıklarını gereğinden çok büyüterek, başkalarının yaptıklarını küçümsemesi çok yaygındır. Örneğin 300 kitap yazsanız, “Çok kitap yazmak marifet değil, önemli olan kalıcı yapıt üretmek.” derle
Bireysel Tarihim Üzerine Notlar
Ama yalnız kalsan da eğilip bükülmeyeceksin, ne devlete ne de başka bir güç odağına karşı. Önemli olan, insanın inandığı gerçeği eğilip bükülmeden, çarpıtmadan, hesap yapmadan dile getirebilmesidir. Sorgulayan insan olmak, hiç kimseye yaranmaya çalışmadan gördüğü gerçekleri dile getirmektir.
Ayrılık Yabancılaşma ve Tükenen İlişkiler
Bir tarafın diğerine muhtaç olduğu (ekonomik ya da başka anlamlarda) bir ilişki, eşit bir ilişki değildir ve menfaat ilişkisine dayanır. Eşit bir ilişki, her anlamda ilişkinin öznelerinin kendi ayakları üzerinde durabildiği ilişkidir.
Kahramanlara İhtiyacımız Yok
Kahraman bir imge, semboldür. Irklar, uluslar, dinler, ülkeler bu kahramanlık öyküleri üzerinde yükselir. Kahraman abartılan, kutsallaştırılan kişidir. O zihinde heykelleştirilmiş, dondurulmuştur. Bütün olumsuz, insanı özellikleri silinmiş, olumlu özellikleri ise abartılmıştır. Adeta bir yarı tanrıdır o.
Kıyılar
Her kıyı, bir ütopyaya demir alacak bir geminin sığındığı ve tekrar harekete geçmeyi sabırsızlıkla beklediği bir limandır.
Her kıyı, bir sorunun fırlatıldığı yerdir. Kıyılar, soruların uzaklara gönderildiği yerlerdir. Sorular o kıyıdan öbür kıyıya gezerler; ta ki yanıtlarını bulup yeni bir soruya dönüșene dek.
Umutlu Olmak İçin, Önce Umutsuzluğun Dibine Vurmak Gerekir
Dünyayı umutsuzlar, sistemden umudunu kesenler değiştirir. Bana boş bir umut yerine, umutsuzluğun zehrini verin, verin de onu son yudumuna kadar içeyim. Gerçek değişim ve devrimci dönüşüm işte orada yatar.
Benlik Kavramı, Birey ve Toplum Üzerine
“Ben nedir? Bireyin öznel bütünlüğü. Bireyin bilinçsel ve ruhsal bütün işlemleri ben kavramıyla dile getirilir. Ruhbiliminde bilincin özdeşidir. Öznel idealist sistemler, bütün nesnel ve toplumsal olguları bene indirgerler.”