İçteki Sibirya’nın kapısı yoktur, anahtarı da. Kapı da sensin, anahtar da…
Month: May 2018
Sevginin Gücünü ve Dönüştürücülüğünü Bir Türlü Öğrenemedik
Hiçbirimiz aziz değiliz. Hata yaparak öğreniyor ya da öğrenmiyoruz. Çünkü bazı insanların mentaliteleri öğrenmeye kapalıdır, onlar zaten her şeyi bildiklerini, mükemmel olduklarını düşünürler. Ama bir
Yalnızlıklardan Dökülen Kelimeler Vardır
Yalnızlık bir iç denizdir, başka kıyılara açılmaz. Yalnızlık nevrotiktir. Nevrotik olmak yaratıcı olmayı tetikleyebilir. Yaratıcı olmak ölümü kısıtlamaktır, onu kendi topraklarına çekilmeye zorlama girişimidir. Yalnızlık,
Dünyada Cennet Hiçbir Otoritenin Olmadıǧı Yerdir
“İktidara âşık olmayın.” der Foucault. İktidara âşık olanlar, yalnızca iktidar sahipleri deǧillerdir özünde. İktidar sahipleri, iktidar ile bütünleşmiş ve bir anlamda şeyleşmişlerdir. İktidar onları “şeyleştirmiş”tir. O
Özgürlük Ekmekten Daha Değerlidir
“Özgürlük ekmekten tatlı, güneșten güzeldir” – Dostoyevski Ekmek, özgürlükten daha mı değerlidir? Tarihe bakarsak, yoksulların, ezilenlerin özgürlük için, iktidarlara başkaldırdıklarını, tiranları devirdiklerini ve insanlıǧın sürekli bir
Paranın Sevgi Üzerindeki İktidarı
Kapitalizm, toplumu “nitelikliler” ve “niteliksizler” olarak ikiye ayırır. Özellikle Post Fordizm’den sonra bu ayrım iyice keskinleșmiștir. “Kaybedenler”, yani toplumun büyük çoğunluğu, rahatlıkla geçinemeyecekleri az bir
Kendi İçinden Başka Her Yerde Yabancısın
“Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.” Mevlana Nereye gidersen git! İstersen yerin yedi kat dibine, istersen dünyanın öteki ucundaki
Kendini Keşfetmek İsteyen İnsan Kendine Soyunur
Kendimizin kişilik elbisesini deǧil de, başkalarının düşüncelerini, davranışlarını taklit ederek, onların kişisel özelliklerini tıpkı bir elbise gibi üstümüze giyiniyoruz. Bu durumda da, hep kendimize dar
Hedefim Başkalarını Değil Kendimi Dönüştürmektir
Asıl zor olan, herkesin her zaman kullandıǧı yalın kelimeleri alarak onlara derinlik verebilmektir. Basit deǧil, ama derin olabilmektir zor olan.
Yaşayan Ölüler Örgütü
Sevgili Uzaklar,
Önceki gün bir film izledim, filmin kahramanı adam şöyle diyordu: “Dünyanın en kalabalık örgütü, yaşayan ölüler örgütüdür.”
Gerçekten şöyle bir düşündüm de ne kadar doğru sözler bunlar. İnsanların büyük çoğunluğunu da son derece iyi tanımlıyor. Bu koca yeryüzünde vücudu kadar bir yer işgal eden, insanların bir kısmı için, yaşamak sadece günü kurtarmak ve nefes alıp vermek anlamına geliyor.