Sonra o kırılgan Kuzey tanrıları gibi, İdun’un altın elmalarını arar gibi senden en küçük bi iz bulmak için gençliğimi bu yolda gözümü kırpmadan harcamayı dilerdim. Sonra altın elmalara ulaşamadan gençliğini yitirmiş bir tanrı gibi çok yorgunmuş gibi yere uzanıp sonsuz ve kesintisiz bir uykuya dalıp bir daha hiç uyanmamayı dilerdim.
Tag: Romalı Lucretius
Tarihe ve Aşka Dair Düşler (VIII)
Oradan sonra düşüncelerle dolu ilerlerken, yine bir köşede karşılaştığım Theokritos’tan pastoral şiirler dinlemeyi arzu ederdim.
Daha sonra bahçenin gizli bir köşesinde “hüzün beyitlerinin hocası” olarak bilinen Ovidius’tan sana olan aşkımı anlatan en hüzünlü siirini benim için yazmasını dilerdim. Ve onun “Metamorfozlar” adlı yapıtını kutsal bir emanetmiş gibi, seni buluncaya dek yanımda taşımayı isterdim: kutsal, okunmuş bir tuz ya da ekmek gibi.