Ama şöyle bir bakarsak anlamsız bir hayatı ne kadar yaşamak isteriz? Bunun ne zevki olabilir diye düşünmekten alamıyor insan kendisini. Onun için aslında bir anlamı olmayan hayatımıza anlam yüklemek zorunda hissederiz kendimizi. Kendimize hep amaçlar, erekler, koyar ve ona doğru yürürmeye bunları gerçekleştirmeye çalışışırz. Peki gerçekleşse ne olacak, bu kez bir amaca yöneliriz. Peki o da gerçekleşse? İşte bu noktada hayatın anlamsızlığını görürüz. Hayat acılarla doludur daha çok, bazen ise mutluluk da vardır daha az olsa da.
Tag: Rollo May
Sisli Bir Ormandır Geçmiş
Geçmiş bugüne dönüştürülemez belki ama, bazı insanlar için bugünün yerini alabilir. Nasıl mı? Eğer geçmişte yaşarsanız sürekli, şimdi’yi kaçırırsınız, doğrusu şimdi çok da umrunuzda olmaz; onu sadece temel ihtiyaçlarınızı karşılamak için kullanırsınız. Artık geçmiş, şimdinin yerini alır sizin için büyük oranda ve bir yanılsama dünyasında yaşar, giderek gerçekten uzaklaşmaya başlarsınız.
Geçmişe gitmek tehlikelidir. Bazen geçmiş ormanında ortalığı göz gözü görmez bir sis basabilir, ve siste şimdi’ye dönüş yolunu bulamayabiliriz.
Yalnızlıklardan Dökülen Kelimeler Vardır
Yalnızlık bir iç denizdir, başka kıyılara açılmaz. Yalnızlık nevrotiktir. Nevrotik olmak yaratıcı olmayı tetikleyebilir. Yaratıcı olmak ölümü kısıtlamaktır, onu kendi topraklarına çekilmeye zorlama girişimidir. Yalnızlık,
Kendi İçinden Başka Her Yerde Yabancısın
“Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.” Mevlana Nereye gidersen git! İstersen yerin yedi kat dibine, istersen dünyanın öteki ucundaki
Kendini Keşfetmek İsteyen İnsan Kendine Soyunur
Kendimizin kişilik elbisesini deǧil de, başkalarının düşüncelerini, davranışlarını taklit ederek, onların kişisel özelliklerini tıpkı bir elbise gibi üstümüze giyiniyoruz. Bu durumda da, hep kendimize dar