Çocukluğumdan bu yana iki şeyi çok sevdim. Birisi tercih edilmiş yalnızlık, diğeri ise yağmur. Daha doğrusu sağanak ve günlerce süren yağmurlar. Sisi de sevdim. Bir sisin içinden çıkarak var olduk belki. Yine bir sisin içinde kaybolup gideceğiz bir gün. Bir varmış bir yokmuş diyecekler. Uzaklarda sisin içinde kaybolmuş, belli belirsiz ağaçlar varoluş yanılsamamızı anlatıyor sanki.
Tag: Cioran
Varoluşumuzun Çıplaklığı
“Nefes alamıyorum” demiştin bir gün bana. Depresyondan şikayetçiydin. Evet olabilir, ama biraz da belki varoluşun ağırlığı bu. Duyarlı insanlar varoluşun ağırlığını duyarlar zaman zaman. Hayat ağır gelir onlara. Görünüşte bir sorunları olmasa bile yaşamanın kendisi bir sorun haline dönüşür. Nefes alıp vermek bile sıkıntılı olabilir.
Kendini Arayan İnsan Kendine Göçebedir
Yani önce kendin ol, ondan sonra ne olursan ol! Kendini
nasıl hissedersin hisset! Kimlikleri bir kaçış noktası olarak düşünme! Ne olursan ol, ama kendin ol!
Şunu unutmayalım insan kendi olmadıktan sonra hiçbir şey
olamaz. Ancak kendisini kandırır.
Çürüme
Gerçekte toplumun büyük kısmı yaşayan ölüye dönüştürülmüştür sistem tarafından. Zombiler gibi yaşamaktayız, ne yaşadığımızın farkındayız, ne de öldüğümüzün. Bir ceset gibi kokuyoruz ama kendi kokumuza alışmışız onu hissetmiyoruz bu nedenle. İnsan yanlarımız çürümüş: Vicdan, sevgi, hoşgörü … Gerçek hayatı bile bir yana bırakın şöyle bir sosyal medyaya bakarsak, bu linç psikolojisinin ve çürümenin ne kadar yaygın olduğu görülebilir aslında.
Sanal Ölüler Mezarlıǧı
Sanal ilişkiler bizi sarmalıyor. Ancak sosyal medyada arkadaş listemizde olan insanların çoğu ile belki de hiç konuşmamışız, bir diyaloğumuz yok. Böylece sanal mezarlıklar taşıyoruz bir de sanal ilişkilerimizde. İnsanların çoğu birbirlerinin arkadaş listesinde olmasına karşın, birbirlerini ne takip ediyor ne de ilgileniyorlar. Bunların bazıları gerçek hayattan tanışmalarına karşın, bir diyalogları kalmamış; tükenmiş ilişkiler. Eskiden gerçek hayatta bizim için yaşayan ölüye dönmüş kişileri yüreğimizdeki mezarlığa gömerdik, şimde ise sanalda bizim için bitmiş insanları sanal dünyadaki mezarlığımıza gömüyoruz.