Çünkü merkezileşmeye bir emir komuta zincirine yani hiyerarşiye ihtiyaç duyar. Bu anlamda yukarıdan aşağıya hiyerarşik bilimde örgütlenmek gerekir merkezileşmede. İşte bu nedenle anarşizm, merkezileşmeye karşı çıkar, onu otoriter bulur. Bu da doğrudur. Çünkü otoriter olmaması düşünülemez merkezi hiyerarşik bir örgütlenmenin.
Tag: Bakunin
Devlet Üzerine (5): Devletsiz ve Özgür Toplum
Neolitik dönemden bu yana yani insanlar yerleşik yaşama geçtikten bu yana savaşlar, işgaller ve kanla kurulu bir tarihi yaşıyoruz. İnsanlar her dönemde kavga ve küçük savaşlar yapıyorlardı belki, ama toprağa yerleşim ve sonra şehir devletlerinden modern ulus devletlere kadar savaşın boyutları arttı. Deyim yerindeyse özel mülkiyet ve onu koruyan devlet ile birlikte insanlık sürekli bir savaş içerisinde yaşamaya başladı günümüze dek. Bu savaş, devletin ve özel mülkiyetin varlığından kaynaklıdır özünde. Hobbes’in düşündüğünün aksine devlet barış ve istikrarı getirmez, tam tersine onu bozar, çünkü varlığını devam ettirmek için savaşa, başvurmak durumundadır.
Devlet Üzerine (4): Devlet Büyüsünden Kurtulmak
Bertrand Russell, İngiliz lonca sosyalizminin perspektifinden şu saptamayı yapar: “Devlet güçlü olmaya devam ettiği sürece, sosyalist de olsa, birey yeterince özgür olamaz.’
Burada aslında “devlet güçlü olmaya devam ettiği sürece”
değil de, devlet olduğu sürece demek bence daha doğrudur.
Özgürlüğünüzü Kimseye Teslim Etmeyiniz
Haddim olmayarak söylüyorum, siz siz olun özgürlük için savaşın isterseniz, ama özgürlüğünüzü kimseye teslim etmeyin. Şu yaşamda ondan değerli hiçbir şey yoktur elinizde. Onun da büyük kısmı kısıtlanmış ve elinizden alınmıştır. Kalanını iyi koruyunuz.
Yaşamak Tümden Çelişki İçinde Olmaktır
Diyeceğim o ki, filozoflar ile hayatları birbiriyle örtüşmeyebilir birebir. Herkes gibi özel hayatlarında onlar da insandır. Tarihi tabuları bir bir yıksalar, uzun vadede toplumu değiştirseler de, onlar da hata yapmış, kendileriyle çelişmiş, korkmuş, aşık olmuş bizim gibi sıradan insanlardır.
Rus Aydınlanması Üzerine Notlar
Yani Rus devrimlerini ve dünya çapında etki yaratmış ve evrensel olmuş Rus edebiyatını anlayabilmek için, onların dayandığı aydınlanmacı kökleri ve tarihi anlamak gereklidir. Bu olmadan, ne Rus tarihi ne de “Batı Avrupa” tarihi kavranabilir. Çünkü Rus aydınlanması, Avrupa aydınlanmasının bir parçasıdır ve ondan etkilenerek gelişmiştir.
Özgürlük Yarınlara Değil, Bugüne Şimdiye Aittir
Özgürlük, ne orada, ne şuradadır. Ne geride, ne ileridedir. Ne yukarıda, ne aşağıdadır özgürlük. Özgürlük buradadır ve şimdi senin bulunduğun yerdedir. Özgürlüğünü şimdi, burada hemen istemezsen ona bir daha çok zorlukla sahip olursun.
Önemli Olan Devrimin İkinci Günü Devrimci Kalabilmektir
Peki Bakunin gibiler neden vurulmalıydı devrimin ikinci günü? Çünkü onlar ne devlet, ne iktidar, ne de koltuk istiyorlardı. Onların istediği tek şey vardı: Gerçek özgürlük. Onlar halkın doğrudan demokrasi yöntemleri ve sivil kuruluşlar aracılığıyla kendi kendisini yönetmesini istiyorlardı. Halkı kendileri yönetmek, halka bir sürü çobanı gibi davranmak istemiyorlardı.
Her Resmi İdeoloji, Özgürlüğün Boynundaki Zincirdir
İnsan ekonomik ve her anlamda eşit olmalı, buna inanıyorum. Ama benim ölçütüm, insanın karnının doyması değil. Tarihe baktığımızda görürüz ki, insan aç da yaşar, ama tutsak olarak yaşayamaz. Bir ülkede, bir toplumda, bir toplulukta, grupta ilk baktığım şey özgürlüktür. Özgürlük var mı, bireyler kendilerini eşit biçimde özgürce ifade edebiliyorlar mı? O ülkedeki resmi ideolojiye aykırı görüşleri dile getirebiliyorlar mı? Yoksa cezaevleri muhaliflerle mi dolu? Bir ülkeden insanlar kaçmaya çalışıyor ve hayatını bunun için riske ediyorsa, o ülkede özgürlük yoktur, gelecekte de olmayacaktır var olan sistemle. İsterse “komünist, sosyalist” olsun adı o ülkenin, hiçbir şey değişmez. “Eğer özgürlük yoksa, gerisini konuşmaya bile değmez.”
Siyasal İktidar ve Kitleler
Kitleler ise bu tavra çoğu zaman kanarlar. Kitleleri manipüle etmek çok kolaydır ve din bu araçlardan birisidir. Ve kulübede yaşayıp da sarayda yaşayanlar için paspas olacak, hayatını feda edecek binlerce insan bulmak hiç de zor değildir. İşte siyasal iktidar bunun için kitleleri bu kadar kolay manipüle edebilirler.
“Ölüm hep bana bana mı düşer usta” demiş şair. Ölüm, çile ve gurbet hep yoksullara düşüyor. Öteki dünya vaadi de, din de.