Hotel müdürünün ayağıma kadar gelerek, yazıdan vazgeçmemi rica etmesine şaşırmamıştım. Yazmanın, kalemin gücünü iyi biliyordum. Çünkü iktidar ve güç sahibi insanların en büyük korkusu imajlarına yönelik eleştirilerdi. Bu yüzden hayatım boyu belediye başkanlarıyla, devletle, iktidar sahibi güçlerle kalemimle, yazarak mücadele etmiştim kendi çapımda. Özellikle gazete yazıları yazıyordum, çünkü en korktuk
Tag: akdeniz anilari
Akdeniz Anıları (7)
Ramazan gibi prototiplerin esas problemi, insanları birer insan olarak değil, bir çıkar aracı olarak görmeleridir. Bunlar hayatın tek amacının karnını doyurmak ve artarsa da üste para biriktirmek olduğunu düşünürler, hırsla para elde etmek için her şeyi yapabilecek kapasitede insanlardır. Çünkü onlara öyle öğretilmiş, bunlar köylü kurnazları. Ama her köylü böyle değil; bu yoksulluktan da kaynaklanmıyor. Bu aslında karakter yoksulluğudur, çünkü yoksulların hepsi de böyle değil.
Akdeniz Anıları (6)
Ertesi gün ada bardayım yine, bir kutu meşrubat istedim Ramazan’dan, baktım bardak ile getirdi meşrubatı bana. İki litrelik pet şişeyi açıp, oradan isteyenlere bardak bardak veriyorlarmış onu fark ettim o an. Bir yudum aldım koladan tükürdüm, çıkardım ağzımdan. Şerbet gibiydi, şişenin sonunu koymuş.
Akdeniz Anıları (5)
Tam Dostoyevskilik sefil, aşağılık, gücün, paranın karşısında eğilip bükülen tipler. Tabii ki tüm garsonlar öyle değildir. Ama benim orada tanıdıklarımın çoğu böyleydi.
Ama gözlemlemeye devam ediyordum onları.
Akdeniz Anıları (4)
Ertesi gün erkenden kalktım ve kahvaltı yaptım. Duş aldım sonra. Roman yazmaya devam edecektim. Kahvaltıdan sonra bahçeye havuzun olduğu yere çıktım, orada küçücük bir ada şeklinde bir bar vardı. Oraya oturdum. Ve dizüstü bilgisyarımı açıp yazmaya başladım.
Akdeniz Anıları (3)
”Ya senin gibi entelektüel postacı görmedim. Sanattan edebiyattan, şiirden, felsefeden, politikadan, müzikten vs… her şeyden konuşabiliyorum seninle. Çok mutluyum. Okul çok sıkıcı, insanlar hep derslerden, havadan sudan, eften püften şeylerden konuşuyor. Ben onlardan çok olgunum. Kafama göre biri yok sınıfta. ”