İktidar karanlık demektir. Çünkü karanlığı, itaati, disiplini, hiyerarşiyi, eşitsizliği ister. Özgürlük ise aydınlıktır, orada artık ne itaat, ne karanlık, ne hiyerarşi ne de eşitsizlik vardır. Orada artık iki şey vardır: Sınırsız özgürlük ve sonsuz aydınlık…
Tarih ışıktan kaçanlar ile ona ulaşmak isteyenlerin tarihidir.
Işıktan kaçanlar karanlığa gizlenir ve kendi karanlıklarında, itaat ederek sessizce nefes alırlar. Yaşamlarını orada sürdürürler artık, tabi buna yaşamak denirse.
Işığı tutanların elleri ise yanar çoğunlukla. Bunlar daha çok ışık isteyen ve bu uğurda bedel ödeyen insanlardır. Daha çok ışık, daha çok özgürlüktür.
Daha çok karanlık ise daha çok köleliktir. Işık, her zaman ekmekten önce gelir. Çünkü köleler de aç bırakılmaz. Tarihte birçok insan karanlıkta ekmek yemek yerine, ışığı tutarak yanmaya karar vermiştir.
Işığı tutan yanar, ama yanarken başkalarını da aydınlatır. Tıpkı giderek eriyen ama çevresini aydınlatan bir mum gibi.
Osho şöyle der: “Kendi başına bir ışık ol! Ödünç alınmış ışıkla yaşama.”
Işık olmayı becerebilen insan aynı zamanda, özgürlük olmuş demektir. Kendi özgürlüğünü kendi yaratmış ve ortaya çıkarmıştır böylece. Özgürlük işte bunun için o bir parça ışıkta gizlidir. Çünkü özgürlük ancak aydınlıkta, ışıkta vardır, orada büyür; karanlıkta yok olur. İşte her çeşit iktidar bunun için karanlığı sever: Çünkü iktidarlar karanlık, özgürlük ise aydınlıktır.
İktidar karanlık demektir. Çünkü karanlığı, itaati, disiplini, hiyerarşiyi, eşitsizliği ister. Özgürlük ise aydınlıktır, orada artık ne itaat, ne karanlık, ne hiyerarşi ne de eşitsizlik vardır. Orada artık iki şey vardır: Sınırsız özgürlük ve sonsuz aydınlık…
Ne kadar karanlık varsa, ışık o kadar görünür ve etkilidir.
Işık karanlıkta doğar ve onu aydınlatır.
Işık Olmak Özgürlük Olmaktır.
Erol Anar
10-11 Haziran 2018
Paraná – Brezilya
