İçinde bulunduğumuz sosyal medya çağı ile ne kadar uyumlu bir söz, onu iyi açıklıyor. İnsanlar sosyal medyaya baktıklarında sanki aynaya bakmış gibiler. Yalnızca kendilerini görmek istiyorlar. Kendilerine hayranlar. Başkalarını ise kıskançlıkla, küçümsemeyle izliyorlar çoğu zaman. Şişmişiz şişebileceğimiz kadar, bundan sonrası patlama… Kendimize doğru bir patlama.
Year: 2020
Kadife Karanlık Üzerine
Yine kültür ve iletişim alanında çalışmalara yürüten Neil Postman,entelektüalizm sonrasından söz eder. Televiyon üzerine eleştirel çalışmaları vardır, tıpkı Baudrillard gibi. Günümüzde yaşasaydı sosyal medya alanında çarpıcı düşünceler ortaya koyabilirdi. Ne yazık ki 2003 yılında hayata gözlerini yumdu.
Kitleler Psikolojisi Üzerine
Ancak politikacının hedefi sorgulayan, gören, eleştiren bu kitle değil, kendisine körü körüne inanan, onu ilahlaştıran ve onun her dediğini doğru kabul eden, kendisinin dayandıǧı kitlesidir. Dolayısıyla onun bu söylemleri, sorgulayanlar açısından her ne kadar trajikomik görünse de, kendisi açısından hedefini bulmaktadır. Demagoji işte bu yüzden tarihsel olarak politikacıların vazgeçilmez yöntemi olmuştur.
Cehenneme Övgü Üzerine
Vassaf, kitabında çeşitli başlıklar altındaki kısa denemelerinden bir bütün oluşturmuş. Bu denemelerde filozofların sözlerinden de yararlanarak, kendisine yeni pencereler açmış. Eğer hâlâ okumadıysanız bu kitabı sevebilirsiniz. En azından okumaya değer, sevmeseniz de diye düşünüyorum.
Freud Üzerine Birkaç Not
Freud, “Kitle Psikolojisi” kitabını yazdığında, Le Bon’un bu kitabından geniş olarak yararlanmış ve kitabı övmüştür. Hatta denilebilir ki Freud bu kitabını Le Bon’un kitabından yola çıkarak yazmıştır. Ama aynı zamanda eleştirel yaklaşır bu kitaba. Başka birkaç kitabı da daha kaynak almıştır Le Bon’un kitabının yanısıra.
Ne Mutlu HAKİKATİ, Yalnızca HAKİKATİ Arayanlara
Tarih bir ideolojiyi, partiyi, liderleri aklama yeri değil, bir yüzleşme ve hakikati ortaya çıkarma alanıdır. Hakikati ne kadar çarpıtır ve gizlemeye çalışırsanız çalışın, onu sonsuza kadar gizleyemezsiniz.
Frida Kahlo: “Ben kendi gerçekliğimin resmini yapıyorum”
Bir popüler kültür ikonu olduğu söylenen Kahlo, son yıllarda bir sosyal medya fenomeni haline de dönüşmüştür. Sosyal medyada belki onun trajik ve her yanına hüzün sinmiş hayatı ilgi görüyordu.
‘İnsan İnsanın Yorgunudur’
İnsan, insanı yorar, insanın kendisini yormadığı kadar. İnsan, insanı bıktırır, tüketir, sömürür, bitirir. Herkes bir diğerinin kendisini sırtında taşımasını, zayıflıklarını, yetersizliklerini diğer kişinin kapatmasını ister. Bir bakmışsınız izin verirseniz sırtınıza binerler, hiç de inmeyi istemezler siz taşıdıkça. İnsanlara yardım etmek başka, onları kendi ağırlıklarından kurtararak sırtında taşımak başkadır.
Mahalleden Çıkma ve Değişme Korkusu
Gerçektende öyledir, emin olduğumuz şeyler aslında bir üflemeyle dağılacak tüylere benzer. Ama işte biz onları hiç sorgulamadığımız için eminizdir onlardan zaten. “Doğrularımız” bizim arkasına sığındığımız ve doğruluğunu hiç sınamadığımız şeylerdir. Hakikat ise yaşamımızda yer almaz. Yalanlara sığınırız biz, onlara “doğru” adını vererek.
Devrim ve Özgürlük (1)
İşin ilginç yanı devrimler özgürlük için yapılmıştır, özgürlük bayrağı en önde açılır. Halk özgür olmak için devrim yapar. Ama devrimden sonra egemen olan kesim, parti, grup her neyse hemen ilk iş olarak ironik bir biçimde halkın özgürlüğünü kısıtlar, onu devrilen rejimden daha geriye götürür. Burada bir istisna belki Paris Komünü’dür. Onun dışında tüm devrimler sonuç olarak özgürlüğü kısıtlamış ya da özgürlüğü kısıtlayanların iktidarına boyun eğmişlerdir. Bu sonuç ironiktir.