Gerçekte gitmek istediğim yer İtalya´dan çok, kendi içimdi. İki tren gidiyordu aynı anda: Birisinde ben vardım ve İtalya´ya doğru yol alıyordum. Diğer trende de ben vardım, bu tren kendi iç dünyama doğru yol alıyordu. Kendimi yapabilirliklerimi ve hayatın karşısındaki cesaretimi sınamaya başlamıştım bu yolculukta. Denildiği gibi, belki de insan kendisini en iyi yolculuklarda tanır.
Böyle birkaç yıl geçti. Avrupa’ya gitmeyi hâlâ istiyordum, ama bu isteğimi gerçekleştirme yolunda pek adım da atmıyordum.